Korona Sonrası Gayrimenkul Sektörü
Gayrimenkul sektörü ülke ekonomimizin % 15'ini etkileyen lokomotif sektörlerimizdendir, bu medemle gösterge sektör niteliğindedir ve önemlidir.. COVID-19 tüm dünyada yayıldıkça ve hasta sayısı ve ölüm oranı büyüdükçe, ekonomistler 2020 için küresel büyüme beklentilerini azalttılar. Virüs yeni bir dönemin başlangıcı oldu adeta ve uzaktan çalışma ve sanal ortam gerçeği ve yeni dünya düzeni ile bizleri yüzleştirdi.
Virüsün olumsuz etkilerinden söz etmek gerekirse en başta yükleniciler açısından kat karşılığı,arsa payı karşılığı ya da bedel karşılığı inşaat sözleşmelerinde süre sorunu yaşanabilir. Bu iki şekilde görünebilir. ilki üretime işgücü tarafından çeşitli nedenlerle ara verilmek zorunda kalınması nedeniyle üretim süresinin uzaması , ikincisi ise sözleşmelerde belirtilen bazı malzemelerin üretim yerlerinin yurtdışnda olması sebebiyle temininin belirli bir süre yapılamaması gibi nedenlerle. Bu gibi nedenlerle inşaat yüklenicileri ek süre talep edebilirler. Müteahit firmaların belirtilen bu nedenlerle taahütlerini yerine getirmeleri zorlaşacaktır. Ek süre verilmesi gerekebilir.
Korona Virüsü her sektörde olduğu gibi gayrimenkul sektörüne de belirli alanlarda uyaran görevini üstlenmiştir. Örneğin Pandemi sonrası insanlar hijyene daha duyarlı hale gelecek ve bu konuda bilinçli ve seçici olacaklardır. Konut projelerinde ortak alanların dizaynında sterilizasyon kriterleri oluşturulabilinir. Site girişleri, apartman girişleri, konut girişlerinde ufak dokunuşlarla farklı konseptler yaratılabilir. Konut satışlarında proje ziyaretleri öncesinde dezenfeksiyon çözümlerini uygulayabilir. Bu tür çözümler alıcı için güven verici olabilir. Mobilyalı dairelerde antibakteriyel mobilyalar ve bu tür çözümler uygulanabilir.
Ayrıca satışlarda sanal tur ve drone kullanımı gibi teknolojik çözümler daha da kullanılan yöntemler halini alacaktır.
Yeni dönemde izolasyonun daha da önem verilen bir inşaat üretimi haline geleceğini düşünüyorum.
Gayrimenkul profesyonelleri olarak Ülkemizde gayrimenkul satışlarımızı son dönemlerde daha çok yabancılara yönelik satışlara yönelerek gerçekleştirmiştik. Peki ne olacak bu yabancı satışları diye bir soru aklımız geliyor ister istemez.
Öncelikle unutulmamalıdır ki bu geçici bir dönemdir. Tüm ülkelerin derinden yaşadığı, ülkemiz tarafından ise çok daha kontrollü ve akıllıca yürütülen bir süreç gözlemlemekteyiz.
Bilinmelidir ki tüm dünyanın derdi haline gelen virüs yabancı yatırımcının yönünü başka yöne çevirmeyeceği gibi güvenilir liman olma görünümünü koruyan Türkiye’ye yatırımcı talebini orta ve uzun vadede arttıracaktır.
Bizlere düşen bu dönemdeki sınavımızı başarılı şekilde vermektir.